Fidelity yöneticileri SEC ile bir ETF toplantısı gerçekleştirip büyük yatırımcı baskısı sebebiyle Bitcoin ETF başvurusunun onaylanması ile ilgili baskı oluşturmuştu.
Bitcoin tüm zamanların en yüksek seviyesi olan 67.000 $’a ulaşarak yatırımcılarını sevindirmişti. Fakat daha sonra yaklaşık %10’luk bir geri çekilme yaşadı.
Ve yazım sırasında itibariyle 60.990$ seviyelerine yakın işlem görüyor. Bitcoin geri çekilmeleri yeni olmasa da, piyasa analistleri Bitcoin ile ilgili yorumlarına devam ediyor. Ve bu düşüşlerin sağlıklı olduğunu düşünüyorlar.
Biz de sizlerle analistlerin görüşlerini paylaşmaya devam ediyoruz.
Fidelity’nin Küresel Makrolar direktörü Jurrien Timmer, talep ve arz modellerine dayanarak BTC fiyatının yükselmeye devam edeceğini tahmin ediyor.
Bu hafta CNBC’ye konuşan Timmer, BTC fiyatının 2023 yılına kadar 100 bin dolara ulaşabileceğini söylemişti. Timmer, BTC fiyatının doğrudan 100 bin dolara çıkmasını beklemiyor.
Bazı geri çekilmelerin olabileceğini de görüşlerinde belirtiyor. Bu sebeple, bunu 1970’lerin altın fiyatlarındaki yükselişle karşılaştırma yaparak konuşmalarına şunları ekliyor :
“1970’lerdeki altın verileri göz önüne alındığında, bir dalgalanma ve ardından bir düzeltme görmek beni şaşırtmaz. Bu, bitcoin’in önceki yükseliş/düşüş döngülerine çok benzer ve yapabileceği en doğrusal olmayan şey olurdu.
“Bitcoin, altının daha dışbükey bir versiyonudur. Her zamankinden daha kıt bir arzı var ve altın, bitcoin’in sahip olduğu ağ dinamiklerine sahip değil, bu nedenle bitcoin’in altından daha iyi performans göstermesi mantıklı. Bitcoin ve altın aynı takımda iki farklı oyuncu.”
Spekülasyona Dayalı Bir Ralli Değil
Timmer, son BTC fiyatı hakkında ise, bunun sadece spekülasyona dayalı değil, daha sürdürülebilir olduğunu söyledi. Ve sözlerine şu konuşmaları ekledi:
“Bu, kısa dönemli spekülatörlerin uyguladığı bir ivme değildi, bu yüzden bunun aslında oldukça sürdürülebilir bir hareket olduğu ve patlamak üzere olan bir balon olmadığı konusunda bana güven veriyor.”
Ayrıca Timmer Bitcoin ve onun türev ürünleri hakkında uygun bir düzenleyici çerçevenin oluşturulması için düzenleyici otoritelerle aktif olarak görüşmeler gerçekleştirmiştir.
Yorumlananlar 1