Ekonomik olarak uyumlu bir grup ülke, ABD dolarına olan bağımlılıklarını sona erdirmeye hazırlanırken ciddi miktarlarda altın satın alıyor.
ABD Global Investors’ın yeni bir raporuna göre, BRICS olarak bilinen ülkeler değerli metale yönelmekteler. Ayrıca öngörülebilir gelecekte altının “dev alıcıları” olmaya devam edecekler.
Firmanın CEO’su ve yatırım yetkilisi Frank Holmes, Çin’in başını çektiği kitlesel altın birikimine dikkat çekti. Bunun dünyanın uzun vadeli bir ekonomik çatallanma yolunda olduğu teorisiyle uyumlu olduğunu söylüyor.
“Altının net alıcıları listesine dönüp bakalım. Üçünün BRICS (Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika) ülkelerine üye olduğunu fark edeceksiniz. Bunu özellikle sürekli belirtiyorum. Çünkü birkaç haftadır sizinle paylaştığım gibi, bir tarafta ABD merkezli, diğer tarafta Çin merkezli bir dünyanın olduğu çok kutuplu bir dünyanın ortaya çıkışını görüyor olabiliriz.
BRICS ülkelerinin küresel ekonomideki payı, satın alma paritesi bazında ilk kez G7 ülkelerini geride bıraktı.”
Bilmeyenler için G7 ülkeleri Kanada, Fransa, Almanya, İtalya, Japonya, İngiltere ve ABD.
Dünya Altın Konseyi’nin bir raporuna göre Çin, yılbaşından bu yana stoklarına 102 ton altın ekledi.
Holmes, altın, bu potansiyel çok kutuplu ekonomik geleceğin anahtarıdır diyor. Çünkü muhtemelen doları kullanmayan yeni bir para biriminin yaratılmasını desteklemek için kullanılacaktır.
“BRICS, para birimlerini desteklemek ve yaklaşık bir asırdır küresel döviz rezervi olarak hizmet veren ABD dolarından uzaklaşmak için değerli metale ihtiyaç duyuyor.
Artık giderek daha fazla küresel ticaret Çin yuanıyla yürütülüyor. BRICS’in kendi ödeme araçlarını geliştirdiğine dair haberler var.”
Ayrıca eninde sonunda Suudi Arabistan, İran ve fazlası gibi diğer gelişmekte olan ekonomileri de kapsayacak. Bu arada, BRICS ülkelerinin, küresel olarak dolara bağımlılığı sona erdirmeyi amaçlayan yeni bir para birimi tasarlamanın ilk aşamalarında olduğu bildiriliyor.
Milyarder Chamath Palihapitiya gibi ilk eleştirmenler, yuan dolara sabitlendiği sürece Çin’in asla doları etkili bir şekilde serbest bırakmayacağını belirtti. Bu noktada çabalarının ne kadar etkili olacağını zaman gösterecek.